Boşanma Davası Açıldıktan Sonra Ödenen Krediler

Boşanma davası açıldıktan sonra gerçekleştirilen kredi ödemeleri, mal paylaşımına dahil edilmez. Boşanma davasının sonuçlanması ve kararın kesinleşmesi ile eşler arasındaki mal rejimi, davanın açıldığı tarihte sona erer. Bu nedenle, boşanma davasının açılış tarihinden sonra edinilen mallar mal rejimi kapsamında değerlendirilmez ve aksi ispat edilmediği sürece eşlerin kişisel malı olarak kabul edilir.

Tasfiyeye konu olan malvarlığının tamamı veya bir kısmı kredi ile finanse edildiğinde, kredi veren kuruluşa yapılan ödemelerin hangi döneme ait olduğu, kredi ödeme miktarları ve taksit sayısına göre hesaplanmalı, mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenmelidir.

Türk Medeni Kanunu’nun 4721 sayılı 202/1. maddesi gereğince, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olduğu dönemde yapılan ödemeler, eşler için değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hakları doğurabilir. Ancak, kredi borcuna ilişkin ödemelerin bir kısmı mal rejiminin devamı süresince yapılırken, diğer kısmı mal rejiminin sona erme tarihinden sonra, yani boşanma davasının açılış tarihinden sonra yapılırsa, öncelikle mal rejiminin sona erdiği tarihte vadesi gelmemiş olan kredi borcunun toplam kredi borcuna oranı hesaplanmalıdır. Bu oran, taşınmazın toplam satın alma bedeli ile karşılaştırılmalıdır.

Belirlenen bu oran, taşınmazın tasfiye tarihindeki güncel piyasa değeri (sürüm değeri veya rayiç değeri olarak da bilinir) ile çarpılarak borç miktarı belirlenir. Bu ilke ve esaslara göre saptanan taşınmazın borç miktarı, tasfiye tarihindeki güncel piyasa değerinden çıkarıldıktan sonra kalan miktar, değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacağı hesaplamasında dikkate alınır.

Tüm bu açıklamalar doğrultusunda hesaplama yapılabilmesi için, malın satın alınmasına ilişkin akit tablosu, tapu kayıtları (mal taşınmaz ise), araç sicil kaydı (mal araç ise), kredi sözleşmesi ve kredi borcu ödeme tablosu gibi finans ve bankacılık kuruluşu kayıtları ile eşlerin bu malların satın alınmasına katkıda bulunduklarını kanıtlayacak bilgi veya belgeler, dava ve delil dilekçesinde mutlaka yer almalıdır. Ayrıca, keşif ve bilirkişi delillerine başvurulmalıdır. Uyuşmazlığın çözümü için gerekli hesaplamalar, konunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden oluşan bir heyet tarafından hazırlanan rapor ile dosya kapsamına alınacaktır.

İlginizi Çekebilecek Diğer Konular :

Similar Posts